25 Şubat 2009 Çarşamba

Button...gencligine dogru yaslanan adamin hikayesi




Benjamin; evin en kucugu, simartilmis cocuk anlamlarina geliyor dilimizde.. Sinemada izledigimiz Benjamin'in ise bu tanimlara uyan bir yani yok..

Benjamin Button hakkinda filmi hemen izledikten sonra sicagi sicagina yazmak istemedim.. Uzun uzadiya da konusmayacagim.. Beyaz perdeden geriye kalana donup baktigimda Benjamin'in kendi imkansizligina karsi koyusuna ve her dususunde tekrar nasil ayaga kalkabildigine hayran oldugumu goruyorum.. Evet biliyorum kurgu, evet belki fantastik bir oyku; ama bu gercekten uzun metrajli bu David Fincher filmi bana yine gerekli olani verdi; umudu..

Attila İlhan'in Neydi O Bir Zamanlar siirindeki dizeler araliklarla aklima gelirdi; megersem zihin havuzumda yuzusunu bu filme dogru yapiyormus: "sanki gencligime dogru yaslaniyordum"... ve yine onunla bitirelim, buradan filmi izleyip Benjamin'e ve onun gercekligine benim gibi inananlara: "hayat zamanda iz birakmaz bir bosluga dusersin bir bosluktan, birikip yeniden sicramak icin"..

9 Şubat 2009 Pazartesi

karmakarisik...


Bazen, sadece denizin degil topragin da calkantisini goruyor insan.. Otururken, yururken, konusurken dalgalaniyor.. Dalgalar buyudukce buyuyor.. Uykularini bile esir alliyor dalgalar..
Bir yandan da huzur var.. Dort bir yanimizi saran, her seyi tum acikligi ile anlamamizi saglayan, seffaflastiran, billurlastiran.. Butun duslere inanma mucizesini asilayan..
Genelde gunler benim icin hem calkanti hem de huzurla dolu; karmakarisik yani.. Bugunlerde dozaji biraz yuksek, ama ince bir ayar cekecegim, telasa mahal yok...

1 Şubat 2009 Pazar

Blog...



Blogger sayfasini actigimda oncelikle izledigim bloglara bakiyorum, herhangi bir gelisme var mi diye.. İzledigim blog sayisi 3.. Sadece 3 arkadasim var, blog sahibi oldugunu bildigim.. Belki digerlerinin de vardir.. Arkadaslarimin her yazisinda yeni bir sey ogreniyorum, bazen onlar hakkinda bazen de hayat adina.. Benim hakkimda ogrenilecek en onemli sey ise, genellikle saskin saskin gezdigim gercegidir sanirim..

Bugun farkli bir sey yaptim, benden sonraki bloglari gormek icin ilerledim:-)).. Farkli dillerden, farkli kulturlerden onlarca blog sayfasini gordum.. Yuzlerce yazi, onlarca fotograf.. İnsan sasiriyor baktikca, bu kucucuk gezegende milyonlar degil, milyarlarca insan oldugunu hatirliyorum bu tur olaylarda.. Bu kucuk makinelerde dunyanin farkli noktalarindan insanlarin dusuncelerini paylastigi bir internet sayfasindayim su anda.. Gorunen o ki ben de onlardan biriyim.. Yani dertlerimi, sevinclerimi vs. "digerleri" ile paylasmak istiyorum.. Evet, paylasima ve kaynasima devam edelim; ama arada bir de yuzyuze goruselim...